ANKARA’DAN İSTEMESİNİ BİLMELİYİZ!

Şanlıurfa’nın “hastane sorunu” kentin en temel sorunlarından birisidir.

Özellikle Şehitlik Mahallesindeki Çocuk Hastanesi, Tıp Fakültesi Hastanesi ve Bağlarbaşı’ndaki Doğum Hastanesi binaları boşaltılıp yeni yapılan hastanelere havale edilince kentin yükü hafifleyecek zannedildi.

Oysa değişen şey sadece yatak sayısının biraz artmasıydı. Üstelik yaklaşık 4 milyon Suriyeli peyder pey bu şehre geldi ve bir şekilde hastanelerden geçti. 500 bini hala bu şehirde yaşıyor. 2 milyonluk nüfus 2,5 milyon oldu.

Şehir hastanesi şehir efsanesine dönüştü. Yıllar önce açılması gereken hastanenin ihalesi daha yeni gerçekleşti ve 2023’te açılacağı kaydediliyor. O zamana kadar idare edilecek gibi değil. Vali Abdullah Erin çok büyük bir hamle yaptı ve Haliliye Belediyesi’nin inşaatı tamamlanan ve atıl durumda bekleyen Devteyşti’ndeki binayı Sağlık Bakanlığı bünyesine aldırıp hastaneye dönüştürülmesinin önünü açtı. Ancak şehir hastanesi ihalesi yapılınca bakanlık bahane bulup binayı hastaneye dönüştürme planından vazgeçti.

2023 yılına kadar ne halimiz varsa göreceğiz yani!

50 bin nüfusu barındıran Devteyşti bölgesi şimdilik ağzına kadar dolup taşan Balıklıgöl Devlet Hastanesine, çocuk hastalar ve hamile kadınlar da kilometrelerce uzaklıktaki Eyyübiye’de bulunan Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesine mahkum edildi.

Antep’te birçok devlet hastanesinin yanı sıra 17 özel hastane var üstelik bizdeki 4 özel hastane onların çoğunun yanında tıp merkezi gibi kalır. Ve buna rağmen Şanlıurfa’nın bu acil durumu görmezden gelindi.

Ankara, Şanlıurfa’ya acil müdahale ihtiyacı hissetmiyor. Şuanda Devteyşti’ndeki bina da, kapalı olan Edessa Hastanesi de, adeta metruk binalara dönüşen Şehitlik’teki eski hastane binaları da devreye girse bile yine şehrin hastane ihtiyacı karşılanmayacak durumda. Bunlar devreye konulmadığı gibi “personel” ve “tıbbi donanım” yetersizliğinden dolayı mevcut hastaneler de tam kapasiteyle hizmet veremiyor.

Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Harran Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi, Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve buraya bağlı Haliliye ek binası (eski OSM Hastanesi) ile yeni kiralanan Özel Ursu Hastanesinin personel ve tıbbi donanım eksikliği nedeniyle çoğu bölümleri ve odaları boş.

Pandemi Sürecinden önce bile ihtiyaca cevap veremeyen hastaneler, başka illere hasta sevk etmek durumunda kalıyordu. Pandemi Süreci ile birlikte kentin bu yetersizliği birçok “sağlık skandalı” yaşanmasına sebep oldu. Birçoğumuz hayatını kaybeden hastaların veya başka illere sevk edilen hastaların buradaki “yetersizlikten” ve “yoğunluktan” dolayı neler yaşadığına şahit olduk veya bu dramları başkalarından dinledik.

Sıkıntılı bir dönemden geçiyoruz. Şuan olayın sıcaklığı var. Bu sürecin sonunda filmlere konu olacak “hikayeler” dinleyeceğiz sağlık skandallarına ilişkin.

Şimdi kenti idare edenler, Sivil Toplum Kuruluşları (STK) ve basını yanına alarak, kentteki sağlık ihtiyacına cevap verebilmek için elinden geleni yapmak zorundadır. Geçen ay kente gönderilen 38 ambulans gibi, rutin gelen sağlık personelinin haricinde bir defaya mahsus 4-5 katı personel talep edilmelidir. Eksik olan tıbbi malzemeler istenmelidir. Eski binalardan sağlam olanlar onarılıp yeniden hastane olarak hizmete konulmalıdır. Devteyşti’ndeki bina başka bir kuruma verilmeden hastane olarak açılması sağlanmalıdır. Bu yönde çaba sarf edenlere her türlü destek verilirken, “ters çalışanlara” veya “kayıtsız kalanlara” da tepki gösterilmelidir.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Mustafa Arısüt - Mesaj Gönder

#

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Ajans Urfa Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ajans Urfa hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ajans Urfa editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ajans Urfa değil haberi geçen ajanstır.

07

Ah medya ah - Siz medya konuk ettiğiniz yetkililere bunları sormaz, aksine tv canlı yayınlarındada onları onlardan çok överseniz yıllardır ve bu konuda en büyük pay medyaya düşerken çok küçük eleştirisel soruları bile gülerek eğip bükerek sormaya devam ettikçe fakülte hastanesinin hizmete girmesini nasılki 20 yıl bekledik, şehir hastanesinin akıbeti de öyle olacak sanırım. Malumunuz şimdiden ilk söz verildiği ünden bu yana nerdeyse 10 yıl olacak. Haaaa birde 15 yılı aşkın süredir bizzat c. Başkanı nın ve diğer urfa bürokrasisinin söylediği tuğayın taşınması olayına girmiyorum bile. Bizz daha çoook antebi örnek gösteririz..

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 02 Şubat 09:21
06

Batuhan - Çok güzel dile getirmişsiniz. Kaleminize, elinize sağlık.

Keşke, Harran Üniversitesini tarumar eden Eski Rektör Ramazan Taşaltının akibetini de yazsaydınız. "Zulüm ile Abad Olanın Akibeti Berbad Olur." sözünün ne kadar yerinde olduğu görülürdü belki.

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 02 Şubat 09:21
05

Deli - Ankaradan isteme bitti tek adama yalvaracan be akıllı

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 02 Şubat 09:21
04

i.ali - tüm dünyada ülkeye yön veren medya. sizin gibi, siyasetçilerin karşısında el pençe duran sözde basın üyeleri oldukça vatandaşın birşey istemesine gerek yok.

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 02 Şubat 09:21
03

Halil İbrahim - Tebrik ederim urfanın can derdini dile getirmişsiniz stk lar Suriyeliler meselesi kadar urfanın dertleri için de konuşmalı acilen eski hastaneler açılmalı hizmet vermeli

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 02 Şubat 09:21
02

Faruk Badıllı - Çok güzel bir yazı olmuş kalemine sağlık, Bende Şanlıurfa basınından şikayet ediyordum kendi iç dünyamda sebebi ise basın sadece siyaset kurumundan herşeyi bekliyor,benim kendi kanaatim ve tecrübem sadece siyaset kurumu değil, Şanlıurfa'da ki bütün dinamik güçler hareket etmeli ve Ankara'ya baskı kurmalı, siyasiler, bürokrasi, STK 'lar ve Odalar birlikte hareket ettiğinde, Ankara' da sonuç alınır. Biz genelde Gaziantep ile kıyas yaparız işte onların farkı buradadır yani Antep'in bütün dinamikleri bir orkestra gibi hareket ettiği için sonuç alıyorlar diye düşünüyorum.Şanlıurfa'da bürokrasi, STK'lar, Odalar ve siyaset birlikte hareket etmezse hep böyle şikayet ederiz çok az sonuç alırız, en kolayı da siyaset kurumunu eleştirmektir ki yetmez.

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 02 Şubat 09:21
01

Faruk Badıllı - Çok güzel bir yazı olmuş kalemine sağlık, Bende Şanlıurfa basınından şikayet ediyordum kendi iç dünyamda sebebi ise basın sadece siyaset kurumundan herşeyi bekliyor,benim kendi kanaatim ve tecrübem sadece siyaset kurumu değil, Şanlıurfa'da ki bütün dinamik güçler hareket etmeli ve Ankara'ya baskı kurmalı, siyasiler, bürokrasi, STK 'lar ve Odalar birlikte hareket ettiğinde, Ankara' da sonuç alınır. Biz genelde Gaziantep ile kıyas yaparız işte onların farkı buradadır yani Antep'in bütün dinamikleri bir orkestra gibi hareket ettiği için sonuç alıyorlar diye düşünüyorum.Şanlıurfa'da bürokrasi, STK'lar, Odalar ve siyaset birlikte hareket etmezse hep böyle şikayet ederiz çok az sonuç alırız, en kolayı da siyaset kurumunu eleştirmektir ki yetmez.

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 02 Şubat 09:21


Şanliurfa Markaları

SİZDE BU ALANA REKLAM VERMEK İSTER MİSİNİZ?

+90 (505) 585 67 77
Reklam bilgi